DOLAR 34,5048 0.09%
EURO 36,5273 0.41%
ALTIN 2.947,070,42
BITCOIN 33517934.68883%
Bursa
16°

PARÇALI BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

    MÜSLÜMANIM DEMEK BAŞKA, MÜSLÜMANLIĞI YAŞAMAK BAŞKA!

    MÜSLÜMANIM DEMEK BAŞKA, MÜSLÜMANLIĞI YAŞAMAK BAŞKA!

    ABONE OL
    16 Eylül 2024 21:07
    MÜSLÜMANIM DEMEK BAŞKA, MÜSLÜMANLIĞI YAŞAMAK BAŞKA!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    KORONA BİZE BUNU ÇOK İYİ ÖĞRETTİ

    Yaklaşık 1.5 yıl oldu.

    Bir virüs çıktı.

    Tüm dünyayı esir aldı.

    Haliyle ülkemizi de.

    Başka ülke devletlerinin vatandaşlarına neler yaptığına veya birbirlerine nasıl yaklaştıkları konusuna burada hiç girmeyeceğim.

    Çünkü benim için ilk başta önemli olan kendi ülkem de neler olduğudur.

    Ülkem de Korona denilen bu virüs 1.5 yıl da hızla yayıldı.

    Bugün itibariyle vefat sayısı 40.000 sınırına dayandı.

    Bu geçen zaman da alınması gereken tedbirler kapsamında bir çok işyeri kapandı.

    Hatta kapanmadı..;

    Borç batağı içinde battı.

    Açıkta kalanlarında kapanmaya doğru hızla gittiklerini görmemezlikten gelmek hayalcilik olur.

    Kapanan dükkan veya fabrikalar da çalışan yüzbinlerce insan bugün için işsiz kaldı.

    Tabi doğal haliyle aileleri de büyük geçim sıkıntısına düştü.

    Milyonlarca insan çok cüzi bir rakam olan yarı çalışma ödeneği ya da işsizlik ödeneği adı altında verilen ücretlerle ne yapacağını bilmez durumda geçinmeye çalışır halde.

    Yani sözü uzatmadan söylersek halkın büyük bir kısmı ekonomik açıdan zorda.

    Hatta çok zorda…

    Hala bunu inkar etmek çözüme hiçbir zaman ulaşamayacağız demektir.

    Peki ülkemiz de bu kadar sıkıntı yaşanırken biz birbirimize neler yaptık..?

    Kayıtlara göre neredeyse %’de 96’sı Müslüman olan ülkemiz de bakın bu Korona devrinde neler oldu ve oluyor bazılarını hatırlayalım…

    Bankalar vatandaşa hemen güler yüzlü reklamlar ve büyük yardımda bulunuyormuş gibi dünyanın en yüksek oranlarından faizle para satmaya başladılar.

    Yani yanlış anlamayında bu kredinin adı da “Yardım Kredisi”…

    Zor durumda ve artık evine yiyecek götüremeyen birçok insan nasıl ödeyeceğini bile düşünmeden bu paraları aldı ve almaya da devam ediyor…

    Çünkü iş ailenin yemek masasına uzandı mı insanın gözü yarını falan hiçbir şeyi görmez…

    Çok sağ olsunlar yardımsever bankalarımızın bu yüksek faizli yardım ve destek kredileri hala sürüyor…

    Ama kime..?

    Bakın buraya dikkat edin..!

    Sadece gayrimenkulü, yani tapusu olanlara.

    Bu konu ve bankaların niyeti anlaşılmıştır herhalde..?

    Başka bir şey yazmaya lüzum var mı..?

    Öte yandan bir insanın yaşamını devam ettirebilmesi için en önemli şey gıda almasıdır.

    Bugün için vatandaşlarımıza gıda teminini yapan ya da satışını yapan en büyük mekanizma olan marketler ne yaptı..?

    Korona’dan önce sattığı ürünlerin fiyatlarını bugüne kadar en az 5 misli arttırdı..;

    Ve halen daha da arttırmaya devam ediyor.

    Üreticiye sorulduğunda adamın fahiş fiyat uyguladığı falan yok.

    Peki bu üretici de 1 lira olan mal, marketlerde ki tezgahlara gelene kadar nasıl en az 5 misli artıyor..?

    Bunu bugüne kadar çözen hiçbir yazıya, bildiriye ya da habere rastlamadım.

    Bunun şu ana kadar tek bir açıklaması vardır.

    Marketler Korona’da zaten mazlum durumda olan halkın sırtından büyük para kazanma yoluna gitmişlerdir.

    Yani diğer adıyla fırsatçılık yapmışlardır.

    Bunların tezgahta olan ürün fiyatıyla, aynı ürüne kasa da aldıkları rakam bile birbirini tutmamıştır.

    Böyle bir sürü belgeli olayı haberler de bir çok kez izledik veya bizzat yaşadık ve yaşamaya da devam ediyoruz.

    İnsanın ev de en çok ihtiyacı olan elektrik ve bilhassa kışın yaşama sebeplerinden biri olan ısınma ihtiyacımızı sağlayan doğalgaz firmaları ne yaptı..?

    Korona’yla beraber ZAM üstüne ZAM…

    Sanki çok ihtiyacınız vardı değil mi paraya ve bu zamları yapmaya..?

    Yazık…

    Hem de çok yazık…

    Korona vakasının başlamasıyla beraber bir insanın minimum seviye de hayatını devam ettirebilmesi için ne lazımsa hepsine akıl almaz zamlar yapılarak insanların düştüğü hallere hiç bakılmadı.

    Diğer adıyla FIRSATÇILIĞIN kralı yapılarak vatandaşın resmen tepesine binildi.

    Şimdi insan düşünmeden edemiyor…

    Biz gerçekten Müslüman’mıyız..?

    Yoksa sadece adımız mı Müslüman..?

    Çünkü bu yukarı da yazdığım faizcilikten tutun da..;

    Fırsatçılık yaparak, mağdur ve mazluma eziyet ederek para kazanmak Müslümanlıkta en büyük günahlar arasında.

    İnsanlar 29. madde diye bir kılıf adı altında işten çıkarılıyorlar.

    Yani bu insanlara ahlaksızlık yaptın deniliyor…

    Bu kişiler malum maddeden işten çıkarıldıkları için daha sonra ki yaşamlarında da iş bulamıyor.

    E bunun adı da açıkça İFTİRA…

    Bu ALÇAKLIĞI hatta daha da öteye giderek söyleyeyim, ŞEREFSİZLİĞİ yaparak ve İFTİRA atarak insanları ve ailelerini ekmeğinden edenler olduğunu ben de çok iyi biliyorum.

    Peki İFTİRA Müslümanlıkta affedilmeyen günahlardan biri değil mi.?

    Şimdi bir daha soruyorum…

    Bunları yapanlar gerçekten Müslüman mı..?

    Müslümanlığı gerçekten yaşıyorlar mı..?

    Yoksa Müslüman kılığına bürünmüş TAKİYYECİ MÜNAFIKLAR MI..?

    Eğer bu dini yaşıyorlarsa, Müslümanlığın en büyük affedilmeyen günahlar saydığı şeyleri nasıl hiç umursamadan ve kafaya bile takmadan acımasızca yapabiliyorlar..?

    Açıklayabilecek biri varsa, buyursun açıklasın da biz de bilelim.

    Büyük Devletimizin tüm yetkililerine sesleniyorum.

    Bu yukarı da yazdığım konular dahil vatandaşa adeta zulmeden yerlere derhal müdahale ederek denetimlerinizi artırınız.

    Bu zor günler de böyle fırsatçılara yol vermeyerek en ağır cezaları uygulayınız.

    Yoksa bu bazı gözü dönmüşlerin para kazanma hırsı hiç duracak gibi gözükmüyor.

    Devletimizin bu fırsatçılara karşı vatandaştan yana en sert tedbirleri alarak ya da mevcut olan tedbirleri daha da arttırarak bu zor günler de daha da yanımızda olması canı gönülden temenni ediyorum…

    TÜRK DEVLETİ İSTESİN, BUNLARIN ALAYINI HİZAYA ÇEKMEK VE VATANDAŞI BU AÇIDAN RAHATA ERDİRMEK 24 SAATİNİ ALMAZ.

    Biliyorum…

    Bu devir de gerçekleri böyle açıktan söylemek büyük suç…

    Olsun benim yazdıklarım çoğunluğun yazmadığı ve hatta tersi gibi göstermeye çalıştığı, bilinen malum gerçeklerin ilanı olsa da, hiç olmazsa vicdanım rahat kalır…

    Son sözüm demek ki Müslümanlık..;

    Müslümanım demekle veya herkese gösterilerek yapılan görüntüden birkaç ibadeti yapmakla olmuyor…

    Müslümanlık, bu büyük dini beyninde ve kalbinde Yüce ALLAH’ın emrettiği gibi tam hissederek, vicdanınla tüm Müslümanlara gösterdiğin davranışlarla oluyor…

    Bazıları şimdi bana çok kızsa da, benim burada yazdıklarımı ve anlatmaya çalıştığımı ANLAMAK İSTEYEN herkes anlamıştır…

    Hayırlı ve sağlıklı haftalar…

      En az 10 karakter gerekli


      HIZLI YORUM YAP

      SON DAKİKA HABERLERİ